ENGELLİLERE YÖNELİK BAZI SORUN ALANLARINA İLİŞKİN SORULAR VE YANITLAR

Selda Çağlar, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Edirne İl Müdürlüğü’nün engellilere yönelik uygulamada sıkça karşılaştıkları sorunlardan yola çıkarak oluşturduğu soruları yanıtladı.

 

Yazı: Trakya Üniversitesi İ.İ.B.E
Kamu Yönetimi Bölümü Hukuk Bilimleri A.B.D Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Selda Çağlar

 

Aile ve Sosyal Politikalar bakanlığı Edirne İl Müdürlüğü engellilere yönelik uygulamada sıkça karşılaştıkları sorunlardan yola çıkarak aşağıdaki soruları oluşturmuş ve benden bu soruların yanıtları konusunda yardım istemiştir. Soruların bir büyük kısmı velayet/vesayet konusuna bağlı olarak yanıtlanabileceği için Edirne Sulh Hukuk hakimi ile görüşme yapılması uygun görülmüştür. Aşağıdaki soruların yanıtları bu görüşmede verilen bilgiler ve tarafımdan yapılan araştırmaların sonucunda oluşturulmuştur.

SORU
Engelli Sağlık Kurulu Raporunda engel grubu zihinsel veya ruhsal olup ağır engelli evet olarak belirtilen kişiler suç işlemesi halinde zaman zaman hüküm giyebilmektedir. Bu tip engel grubuna ait bireylerin cezai ehliyet durumları değerlendirilirken yasal mevzuat nedir?

CEVAP
Bir suçun işlenmesi halinde Engelli Sağlık Kurulu raporları savcılık ve mahkeme için bağlayıcı değildir. Suç işlediği iddia edilen engelli kişi Adli Tıp Kurumuna yönlendirilir. Adli Tıp kişinin işlediği somut suç üzerinden kişinin akıl sağlığı ve engellilik durumunu değerlendirir. Bu değerlendirme sonucu savcılık ya da mahkemeye rapor edildikten sonra aşağıdaki Ceza kanunu hükümleri göz önüne alınarak kişiye müeyyide uygulanıp uygulanmayacağına karar verilir.

Akıl hastalığı
Madde 32-
(1) Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişiye ceza verilmez. Ancak, bu kişiler hakkında güvenlik tedbirine hükmolunur.

(2) Birinci fıkrada yazılı derecede olmamakla birlikte işlediği fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği azalmış olan kişiye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine yirmibeş yıl, müebbet hapis cezası yerine yirmi yıl hapis cezası verilir. Diğer hallerde verilecek ceza, altıda birden fazla olmamak üzere indirilebilir. Mahkûm olunan ceza, süresi aynı olmak koşuluyla, kısmen veya tamamen, akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri olarak da uygulanabilir.

Sağır ve dilsizlik
 Madde 33- (1) Bu Kanunun, fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmamış olan çocuklara ilişkin hükümleri, onbeş yaşını doldurmamış olan sağır ve dilsizler hakkında; oniki yaşını doldurmuş olup da onbeş yaşını doldurmamış olanlara ilişkin hükümleri, onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan sağır ve dilsizler hakkında; onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olanlara ilişkin hükümleri, onsekiz yaşını doldurmuş olup da yirmibir yaşını doldurmamış olan sağır ve dilsizler hakkında da uygulanır.

SORU
Saldırgan davranışlar sergileyen, çevresine ve kendisine zarar veren engellilere müdahale yetkisi sırası ile hangi kurumlar tarafında olmalıdır? Aile ve Sosyal Politikalarda görevli meslek elemanlarının (Sosyal Çalışmacı, Sosyolog, Psikolog, Öğretmen vb.) engelliye fiziki müdahalesi (ellerini tutma gibi) uygun mudur? İlgili birimlere (Emniyet Birimleri, Sağlık Birimleri, 155, 112) şifai bildirim yapıldığında, söz konusu birimlerin kanunen olay yerine gelme ve engelliye müdahale etme yükümlülükleri nelerdir? Bu gibi durumlarda engelli hakları göz önünde bulundurularak meslek elemanları nasıl müdahalede bulunmalıdır?

CEVAP
Bu sorunun yanıtı iki duruma göre farklılık arz eder. Eğer engelli birey velayet ya da vesayet altında değilse Sulh Hukuk hakimliğine başvurarak müzekkere talep edilmesi gerekir. Müzekkere emniyet birimine gönderildikten sonra engelli birey gerekirse zor kullanılarak alınır ve sağlık kurumlarına götürülür. Sağlık kurumu tarafından verilecek sağlık raporuna göre engelli kişi için gerekirse vesayet, kurumsal bakım ve diğer önlemler alınır. Emniyete gönderilen müzekkerelerde gerekli tedbirleri almayan ya da işlemi yapmayan görevlilerin hukuki ve cezai sorumlulukları bulunduğu ibaresi yer alır.

Emniyet ve sağlık birimlerine şifai bildirimde bulunulması üzerine olay yerine gelen bu birimler sulh hukuk hakimliğinden alınan ya da gönderilen müzekkere olmadığı sürece bir işlem yapma ya da müdahale etme yetkisine sahip değildir. Ancak Medeni Kanun’un aşağıdaki hükümleri göz önüne alınarak gerekli koruma tedbirlerine başvurulmasını sağlayabilirler.

KORUMA AMACIYLA ÖZGÜRLÜĞÜN KISITLANMASI

  1. Koşulları
    Madde 432- Akıl hastalığı, akıl zayıflığı, alkol veya uyuşturucu Madde bağımlılığı, ağır tehlike arz eden bulaşıcı hastalık veya serserilik sebeplerinden biriyle toplum için tehlike oluşturan her ergin kişi, kişisel korunmasının başka şekilde sağlanamaması hâlinde, tedavisi, eğitimi veya ıslahı için elverişli bir kuruma yerleştirilir veya alıkonulabilir. Görevlerini yaparlarken bu sebeplerden birinin varlığını öğrenen kamu görevlileri, bu durumu hemen yetkili vesayet makamına bildirmek zorundadırlar.Bu konuda kişinin çevresine getirdiği külfet de göz önünde tutulur.İlgili kişi durumu elverir elvermez kurumdan çıkarılır.
  2. Yetki

Madde 433- Yerleştirme veya alıkoymaya karar verme yetkisi, ilgilinin yerleşim yeri veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde bulunduğu yer vesayet makamına aittir.

Yerleştirme veya alıkoymaya karar veren vesayet makamı, kurumdan çıkarmaya da yetkilidir.

  1. Bildirim yükümlülüğü

Madde 434- Kısıtlı bir kişi bir kuruma yerleştirildiği veya alıkonulduğu ya da ergin bir kişi hakkında vesayete ilişkin diğer önlemlerin alınmasına gerek görüldüğü takdirde, kişinin bulunduğu yer vesayet makamı veya özel kanunlarda öngörülen ilgililer, durumu yerleşim yeri vesayet makamına bildirmekle yükümlüdürler.

Engelli birey velayet ya da vesayet altındaysa veli ya da vasinin onay vermesiyle Emniyet ve sağlık birimleri kişiyi sağlık kurumuna sevkini yapabilir ya da diğer koruma tedbirlerinin alınmasını sağlamak üzere vesayet makamına bildirimde bulunabilir. Vasinin ilgili küçük ya da kısıtlı hakkındaki yetkileri de Medeni Kanun’un aşağıdaki hükümleri uyarıncadır.

Madde 445- Vesayet altındaki kişi küçük ise, vasi onun bakımı ve eğitimi için gereken önlemleri almakla yükümlüdür.

Vesayet dairelerinin yetkilerine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla, vasi bu konuda ana ve babanın yetkilerine sahiptir.

  1. Koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması

Madde 446- Küçüklerin koruma amacıyla bir kuruma yerleştirilmesine vasinin başvurusu üzerine vesayet makamı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde bizzat vasi karar verir ve durumu derhâl vesayet makamına bildirir. Bunun dışında usul ve yetkiyle ilgili konularda kısıtlı olsun veya olmasın erginlerin korunması amacıyla özgürlüklerinin kısıtlanmasına ilişkin hükümler uygulanır. Onaltı yaşını doldurmamış çocuk bu konuda mahkemeye bizzat başvuramaz.

  1. Kısıtlılarda

Madde 447- Vasi, kısıtlıyı korumak ve bütün kişisel işlerinde ona yardım etmekle yükümlüdür.

Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde vasi, koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanmasına ilişkin hükümlere göre kısıtlıyı bir kuruma yerleştirebilir veya orada alıkoyabilir ve durumu derhal vesayet makamına bildirir

SORU
Kurum bakımında kalan zihinsel, ruhsal ve bedensel engellilerin kriz geçirmesi durumunda görevli meslek elemanlarının (Sosyal Çalışmacı, Sosyolog, Psikolog, Öğretmen, Hemşire vb.) engelliye fiziki müdahalesi (ellerini tutma gibi) uygun mudur? Bu gibi durumlarda engelli hakları göz önünde bulundurularak meslek elemanları nasıl müdahalede bulunmalıdır?

CEVAP
Engelli Bireylere Yönelik Özel Bakım Merkezleri Yönetmeliği (Resmi Gazete Tarihi: 04.11.2016       Resmi Gazete Sayısı: 29878)’nin aşağıdaki hükümleri dikkate alındığında kurum bakımında kalan engellilere müdahale sınırları bellidir. İlgili görevliler krizi durdurmak ve önlemek üzere, bu kriz esnasında engellinin kendisine veya çevresindekilere ve eşyalara zarar vermesini önlemek üzere sadece durumun gerektirdiği ölçüde müdahale edebilir. Krizin olumsuz sonuçlarını önlemek için Elleri tutulabilir. Ancak bu tutma ya da alınan diğer önlemler süre ve ağırlık açısından krizin aşılmasına yönelik ve onunla ölçülü olmak zorundadır. Engelli bireye zarar verecek her türlü önlem aşağıdaki hükümler uyarınca sorumluluk doğurur.

Doğrudan kapatma
MADDE 61 – (1) Merkezde hizmet verilen kişilere yönelik tehdit veya baskı ya da özgürlüğün keyfi engellenmesini de içeren fiziksel, cinsel, tıbbi, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar veren her türlü tutum ve davranışın gerçekleşmesi halinde bu tutum ve davranışların engellenmesine yönelik gerekli tedbirleri almayan merkez hakkında adli ve idari soruşturma başlatılır.
(2) İdari soruşturma kapsamında aşağıda belirtilen hususlardan birinin tespit edilmesi halinde merkez Bakanlık tarafından kapatılır:
a) Kurucu veya sorumlu müdürün merkezde hizmet verilen kişilere yönelik tehdit veya baskı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren fiziksel, cinsel, tıbbi, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar veren eylemlerden dolayı cezalandırılmasına karar verilmiş olması, Hayati risk altında olan ve kurum bakımına yerleştirilmesinin engellinin yararına olacağı kanaatine varılan durumlarda vasi kurum bakımını kabul etmiyorsa engelliyi vasinin izni olmaksınız kurum bakımına yerleştirmekte yasal engel var mıdır? Emniyet, Sağlık, Aile ve Sosyal Politikalar personelinin engelliye ve vasiye müdahale sınırları nelerdir?

Bakıma Muhtaç Özürlülere Yönelik Resmî Kurum ve Kuruluşlar Bakım Merkezleri Yönetmeliği (Resmi Gazete Tarihi: 30.07.2006     Resmi Gazete Sayısı: 26244)’nin aşağıdaki hükmünün gereği olarak bakım hizmetleri planı yapılmalı ve bu plan içinde kriz eğilimi olan ya da geçiren engellilere yönelik tedbirler de engellinin fiziksel ve ruhsal vücut bütünlüğü v diğer anayasal hakları gözönüne alınarak ölçülü biçimde alınmalıdır.

Bakım hizmetlerinin uygulanması

MADDE 29 – (1) Merkezde bakım hizmetlerinin uygulanmasıyla ilgili hususlar aşağıda belirtilmiştir.

  1. a) Merkezde verilen bakım hizmetlerinin yürütülmesi müdürün sorumluluğundadır.

    b) Merkezler, 28 inci maddede belirtilen genel çerçeveyi esas alarak, merkezin ve bakıma muhtaç özürlü bireylerin özelliklerine göre bakım hizmetlerini geliştirerek uygularlar.

    c) Merkezde, bakıma muhtaç özürlünün bakım ihtiyacına göre bireysel bakım planını hazırlayacak değerlendirme kurulu oluşturulur. Değerlendirme kurulunda merkezde görevli olan mesleki personel ve sağlık personeli bulunur.

    ç) Değerlendirme kurulu tarafından bakıma muhtaç özürlülerin bireysel özellikleri de dikkate alınarak bireysel bakım planı hazırlanır, hazırlanan bireysel bakım planı müdürün onayından sonra uygulanır.

    d) Bireysel bakım planının içeriği ve uygulama esasları, Genel Müdürlükçe belirlenerek genelge ile bildirilir.

    SORU
    Hayati risk altında olan ve kurum bakımına yerleştirilmesinin engellinin yararına olacağı kanaatine varılan durumlarda vasi kurum bakımını kabul etmiyorsa engelliyi vasinin izni olmaksınız kurum bakımına yerleştirmekte yasal engel var mıdır? Emniyet, Sağlık, Aile ve Sosyal Politikalar personelinin engelliye ve vasiye müdahale sınırları nelerdir?

CEVAP
Medeni Kanun’un aşağıdaki hükmüne bu tür kurumların engelliye ve vasiye müdahale etme yetkisi olmamakla birlikte yetkili vesayet kurumuna bildirimde bulunma yükümlülükleri vardır. Durumu değerlendiren vesayet makamı kişinin kuruma yerleştirilmesine karar verebilir.

KORUMA AMACIYLA ÖZGÜRLÜĞÜN KISITLANMASI

  1. Koşulları

Madde 432- Akıl hastalığı, akıl zayıflığı, alkol veya uyuşturucu Madde bağımlılığı, ağır tehlike arzeden bulaşıcı hastalık veya serserilik sebeplerinden biriyle toplum için tehlike oluşturan her ergin kişi, kişisel korunmasının başka şekilde sağlanamaması hâlinde, tedavisi, eğitimi veya ıslahı için elverişli bir kuruma yerleştirilir veya alıkonulabilir. Görevlerini yaparlarken bu sebeplerden birinin varlığını öğrenen kamu görevlileri, bu durumu hemen yetkili vesayet makamına bildirmek zorundadırlar.

Bu konuda kişinin çevresine getirdiği külfet de göz önünde tutulur.

İlgili kişi durumu elverir elvermez kurumdan çıkarılır.

  1. Yetki

Madde 433- Yerleştirme veya alıkoymaya karar verme yetkisi, ilgilinin yerleşim yeri veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde bulunduğu yer vesayet makamına aittir.

Yerleştirme veya alıkoymaya karar veren vesayet makamı, kurumdan çıkarmaya da yetkilidir.

SORU
Kötü koşullarda sokakta yaşadığı ihbar edilen, kimlik bilgileri ve yakınları bilinmeyen engelli, isteği dışında hastaneye götürülebilir mi veya kurum bakımına alınabilir mi?

CEVAP
Bu durumda yaşayan engelli kişilerin bulunduğunu engellinin bulunduğu yer vesayet makamı olan sulh hukuk mahkemelerine bildirmek gerekir. Yetkili mahkeme resmi sağlık kurumu raporu için kişiyi hastaneye sevk edebilir ve verilecek rapor ve kişi hakkında toplanan diğer bilgilere dayanarak vesayet altına alınmasına ve gerekirse kuruma yerleştirilmesine karar verebilir. Bunun dışında engelli kişi isteği dışında hastaneye götürülemez ya da kurum bakımına alınamaz.

SORU
Engelli Sağlık Kurulu Raporunda engel grubu zihinsel veya ruhsal olup ağır engelli hayır olarak belirtilen bir kişi kendi talebi doğrultusunda kurum bakımına alındığında yine kendi talebi ile kurum bakımından ayrılabilir mi? Kurum bakımında ayrıldıktan sonra engellinin başına bir hal gelmesi durumunda kurumundan ayrılmasına izin verildiği için kuruluş bu durumdan sorumlu olur mu?

CEVAP
Özel bakımevlerinde Bakıma Muhtaç Engelli Bireylere Yönelik Özel Bakım Merkezleri Yönetmeliği (2013/28737)’nin aşağıdaki hükmü uyarınca;

Bakıma muhtaç engelli bireyin merkezden ayrılması
MADDE 55 – (1) Aşağıda belirtilen hallerde bakıma muhtaç engelli bireyin merkezden ilişiği kesilir:

  1. a) Bakıma muhtaç engelli bireyin reşit ve mümeyyiz olması halinde kendisinin veya yasal temsilcisinin talepte bulunması,

    b) Bakıma muhtaç engelli bireyin kabulüne esas bilgi ve belgelerde yanlışlık olduğunun tespiti veya bakıma muhtaç engelli bireyin tüm mesleki çalışmalara rağmen merkeze uyum sağlayamaması,

    c) Bakım programının tamamlanması.

(2) Bakım ihtiyacı devam eden ancak yasal temsilcisi bulunmayan engelli bireyin merkezden ayrılması durumu il müdürlüğüne bildirilir.

 

Resmi bakımevleri ve kuruluşlar için ise Bakıma Muhtaç Özürlülere Yönelik Resmî Kurum ve Kuruluşlar Bakım Merkezleri Yönetmeliği’nin aşağıdaki hükmü uyarınca işlem yapılır;

 

Merkezden bakıma muhtaç özürlünün ayrılması

MADDE 40 – (1) Merkezden bakıma muhtaç özürlünün ayrılması aşağıdaki durumlarda gerçekleşir.

  1. a) Ailenin, bakıma muhtaç özürlünün yasal temsilcisinin veya reşit ve aynı zamanda mümeyyiz olan bakıma muhtaç özürlünün istemde bulunması,

    b) Bakıma muhtaç özürlü kabulüne esas bilgi ve belgelerde yanlışlık olduğunun tespiti veya bakıma muhtaç özürlünün tüm mesleki çalışmalara rağmen merkeze uyum sağlayamaması,

    c) Bakım programının tamamlanması, hâlinde bakıma muhtaç özürlünün ilişiği kesilir.

(2) Ailesi ve yasal temsilcisi bulunmayanların durumları Genel Müdürlüğe bildirilir. Bundan sonra bakıma muhtaç özürlünün ilişiği kesilir. Ancak, engelli birey vesayet altındaysa vasinin talebi ve izni olmadıkça ya da vesayet makamı yetkilisinin bu yönde kararı olmadıkça kurum bakımından ayrılamaz.


SORU
Engelli Sağlık Kurulu Raporunda engel grubu zihinsel veya ruhsal olup ağır engelli hayır olarak belirtilen ancak vasisi bulunan bir engelli vasisinin bilgisi ve onayı dışında banka işlemi (para çekme, kredi çekme vs.) yapabilir mi?

CEVAP
Vesayet altındaki engellinin yapabileceği işler Medeni Kanun’un aşağıdaki hükmüne göre düzenlenmiştir.

  1. Vesayet altındaki kişinin yapabileceği işler
  2. Vasinin rızası

Madde 451- Ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki kişi, vasinin açık veya örtülü izni veya sonraki onamasıyla yükümlülük altına girebilir veya bir haktan vazgeçebilir.

Yapılan işlem diğer tarafın belirlediği veya başvurusu üzerine hâkimin belirleyeceği uygun bir süre içinde onanmazsa, diğer taraf bununla bağlı olmaktan kurtulur.

  1. Onamamanın sonucu

Madde 452- Vasinin onamadığı işlemlerde taraflardan her biri verdiğini geri isteyebilir. Ancak, vesayet altındaki kişi, sadece kendi menfaatine harcanan veya geri isteme zamanında malvarlığında mevcut olan zenginleşme tutarıyla ya da iyiniyetli olmaksızın elden çıkarmış olduğu miktarla sorumludur.

Vesayet altındaki kişi, fiil ehliyetine sahip olduğu hususunda diğer tarafı yanıltmış ise, onun bu yüzden uğradığı zarardan sorumlu olur.

SORU
Engelli Sağlık Kurulu Raporunda engel grubu zihinsel veya ruhsal olup ağır engelli hayır olarak belirtilen ancak vasisi bulunan bir engelli kendi isteği doğrultusunda, vasisinin bilgisi ve onayı alınmadan bakım merkezinde kalabilir mi?

CEVAP
Vesayet altındaki kişi kendi isteğiyle kuruma yerleştirilemez. Vasinin ya da ilgili vesayet makamının talebi gerekir.

SORU
Savcılık talimatı ile kurum bakımına alınan bedensel ve ağır engelli olan bir birey savcılık talimatı olmadan kendi isteği ile kurum bakımında ayrılabilir mi? Kurum bakımında ayrıldıktan sonra engellinin başına bir hal gelmesi durumunda kurumundan ayrılmasına izin verildiği için kuruluş bu durumdan sorumlu olur mu?

CEVAP
Ayrılamaz. Bu konuda karar yetkisi talimatı veren savcılığındır. Savcılık kararı olmadan engellinin kurumdan ayrılmasına izin verilmesi durumunda izin veren kurum yetkilileri hukuken sorumlu tutulur.

SORU
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ nün 08.02.2017 tarih ve 2017/02 sayılı “Engelli Bireylerin Acil Yerleştirilmesi İşlemleri” konulu genelgenin 1. 2. Ve 3. Maddeleri gereğince acil olarak kurum bakımına alınan Sağlık Kurulu raporu bulunmayan, engelli olduğu düşünülen kişinin bakım merkezinde kaldığı süreçte sağlık kurulu raporu alındığında raporunda sağlıklı olduğu çıktığında kişi şikayetçi olursa ne yapılır?

CEVAP

Bakıma Muhtaç Engelli Bireylere Yönelik Özel Bakım Merkezleri Yönetmeliği (2013/28737)’nin 54. Maddesi şartları düzenlemiş. Buna göre;

Acil yerleştirme işlemi

MADDE 54 – (1) Bakıma muhtaç engelli bireyin kalacak bir yerinin olmaması, bakacak kimsesinin bulunmaması, hayati tehlikenin olması, bakım hizmeti veren kişilerin gerekli evrakın tamamlanması sürecinde engelli bireye bakamayacak kadar zor şartlar altında bulunması gibi durumlarda, acil yerleştirilme aşağıda belirtilen esaslar dâhilinde gerçekleştirilir:

  1. a) Bakıma muhtaç engelli birey, o ilde geçici olarak bakılabileceği ilk kabul ve müdahale birimine veya durumu uygunsa doğrudan resmî bakım ve rehabilitasyon merkezi ya da durumuna uygun diğer resmî sosyal hizmet kuruluşlarından birisine il müdürlüğü onayı ile yerleştirilir.

    b) Bakıma muhtaç engelli bireyin gerekli evrakı il müdürlüğünce tamamlanır.

    c) (a) bendi kapsamında geçici olarak bakılan ve yatılı bakım ihtiyacı olduğu tespit edilen engelli birey, yerleştirildiği kuruluşta en az bir ay süre ile izlenir. Geçici bakım süresinin iki ayı doldurmasına rağmen diğer kamu kurumlarından ve resmi işlemlerden kaynaklanan gecikmeler sebebiyle evrakın tamamlanamaması, ildeki resmi kuruluşlara sürekli olarak yerleştirilememesi, bununla birlikte ilde özel bakım merkezi bulunması ve özel bakım merkezinin de bakım hizmetini vermeyi kabul etmesi halinde; bakıma muhtaç engelli birey il müdürlüğünün acil yerleştirme onayı ile geçici olarak merkeze yerleştirilir.

    ç) Evrakın tamamlanması sonucunda engelli bireyin bakıma muhtaç engelli kapsamında değerlendirilmesi ve geçici olarak yerleştirildiği özel bakım merkezinde bakılmasına karar verilmesi durumunda il müdürlüğü acil yerleştirme onayını sürekli onaya dönüştürür.

    d) Merkeze acil olarak yerleştirilen bakıma muhtaç engelli bireyin bakım ücretinin ödenmesinde, il müdürlüğünün acil onay tarihinden önceki bir tarih olmamak üzere engelli bireyin merkeze yerleştirilme tarihi esas alınır.

    e) Engelli bireyin bakıma muhtaç engelli kapsamında olmadığının veya yerleştirildiği merkezde kalmasının uygun olmayacağının evrakın tamamlanmasından sonra belirlenmesi hâlinde, engelli birey, durumuna uygun hizmet modeline yönlendirildikten sonra merkeze yerleştirilmesine ilişkin onay iptal edilir. Bu husus merkeze tebliğ edilir.

    f) (c) bendi kapsamında geçici olarak bakılan engelli bireyin sürekli olarak ildeki resmi veya özel kuruluşlara yerleştirilememesi ancak bakım ihtiyacının devam etmesi halinde, konu il müdürlüğünce ivedilikle değerlendirilir ve en yakın illerden başlamak üzere ilgili il müdürlükleri ile iletişim kurularak engelli bireye bakım hizmeti verebilecek öncelikle resmi bakım ve rehabilitasyon merkezine yerleştirilmesi, bunun mümkün olmaması halinde özel bakım merkezine yerleştirilmesi amacıyla engelli birey ve dosyası ilgili il müdürlüğüne gönderilir. Özel bakım merkezinin bulunduğu il müdürlüğünce acil valilik onayı alınarak merkeze geçici olarak yerleştirme yapılır ve yerleştirmeyi müteakiben vasilik ve bakım merkezine yerleştirme gibi yargısal işlemlerle engelli bireyin kesin yerleştirme işlemleri için gerekli diğer evrak tamamlanır. Nüfus cüzdanı olmayan engelli bireylere nüfus cüzdanı düzenlenmesi işlemleri engelli bireyin halen bulunduğu il müdürlüğü tarafından takip edilir. Evrakı tamamlanan engelli birey hakkında (ç), (d) ve (e) bentlerinde belirtilen işlemler yapılır.