Kiev’de iki özel eğitim merkezi gözlem notlarım…

Yazı: Selim Parlak/ÖÇED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı

Merhabalar sevgili okuyucular,
Ani gelişen bir tatil programında “Vizesiz nereye gidebiliriz?” diye araştırırken bir de baktık Ukrayna yanı başımızda hali hazırda duruyor. Böylece Ukrayna’nın en büyük şehirlerinden Kiev ziyaretimiz başladı.

Başkent Kiev hakkında kısaca aklımda kalanlar şöyle:
– Para birimleri çok sıfırlı Grivna…
– Otele 3 günlük 10.000 Ukrayna parası ödedim, TL karşılığı 1500 civarları.
– Tercüman araçla birlikte saat başı 25 Euro alıyor.
– Kiev, parkları caddeleri ve Sovyet Rusyası’ndan kalma binalarıyla da dikkat çekici.
– II. Dünya Savaşı Müzesi (Büyük Anayurt Savaşı Müzesi) gezilmesi gereken yerlerden birisi…


– ABD’nin Özgürlük Heykeli gibi Kiev’in de büyük ana koruyucu heykeli var.
– Khreschatyk Caddesi neredeyse 4 gidiş-4 gelişi olan geniş ve görülmesi gereken bir cadde.
– Şehirde alt geçitler oldukça fazla.
– Avm sayısı gittikçe artıyor.
– Şehirde tabelalarda Ukrayna dili hakim, İngilizce’ye pek girmemişler henüz. Turistin yabancılaşması açısından bu bir handikap.
– “Eshak” restauranta gidilmeli, lüks ve etleri güzel.
Kasım ayında yaptığımız gezide hava sıcaklığı 1 ila 5 derece arasında gidiyor geliyordu. Kiev’e pazartesi günü indik ve pazar günü hafiften kar yağmıştı. Alandan daha önce ayarladığımız birileri geldi aldı, otelimize götürdü bizi. Yine aynı kişiler ertesi gün bir araç ve bir de Türkçe ve Ukraynaca bilen tercümanla bizi otelimizden aldılar. Özel eğitim alanında bilgi almak için ilk durağımız “Moyadutuna”, ikincisi ise “Solnicniysava” oldu…


MOYADUTUNA
Web: www.moyadutuna.com
Facebook: www.facebook.com/moyadutuna/
Bu kurumun sahibi Katerina Vorobey’in Leonid isminde 10 yaşında otizmli bir erkek çocuğu varmış. Kendisi ekonomi eğitimi almış ama çocuğunun tanı almasından sonra bu mesleği seçmiş ve kendi yönetebileceği bir kurum açmış. Ne garip değil mi? Dünyanın neresinde olursa olsun benzer kaderler insanları bir şekilde yakalıyor.
Moyadutuna’nın Türkçe karşılığı “Benim çocuğum” anlamına geliyor. Katerina bizi çok güzel karşıladı. Tabi karşısında benim gibi sürekli sayılarla sual eden birini görünce ne düşünmüştür bilemem. İsrailli Aba Terapisti Yulia Erz’den ders almışlar ve sertifikaları olmuş. Yani bizim Algı Aba Terapi Merkezi’nde Nicky Nükte Altıkulaç’dan süpervizörlük almamız gibi değil sistemleri. Moskova’ya giderek bu eğitimi Yulia Erz’den almışlar. Merkez 8 yaşına kadar olan çocuklara hizmet veriyor, yani 8 yaşa kadar kayıt alıyor. Zaten küçük bir merkez burası. Açılalı dört yıl olan Moyadutuna, tek katlı, 4 derslikli, 30’a yakın öğrencisi olan bir merkez. Katerina, hayalinin bir anaokulu ve bir rehabilitasyon merkezini aynı binada açmak olduğunu söylüyor. Ücretler hakkında bilgi vermek gerekirse, seans ücretinin 1 saati 350 Grivna (Ukrayna parası). Yani 15 dolar civarı ve 60 TL gibi. Ailenin maddi durumuna göre seans veriyorlarmış. Çünkü devlet desteği yok burada. Ülkemiz bu anlamda Ukrayna’nın Amerika’sı. Şaka değil dediğim; imkanlarımız belki bir Amerika değil, ama Kiev ile kıyaslanamaz. Kurumun 5 terapisti var; 2 psikolog, 1 pedagog,1 logoped,1 özel çocuklarla çalışan pedagogmuş bu branşlar. Kendi hallerinde bir kurum yani devlet desteği, bir vakıf, bir dernek desteği olmaksızın kendi kazanıp kendi ilerliyor. Burada verbal behavior uyguluyorlarmış. ABLLS müfredatı maalesef yok, çünkü Rusça’ya henüz çevrilmemiş. Ayrıca Pecs de uyguluyorlarmış. Terapist değiş tokuşu önerdim. Belki farklı kültürlerin ve uygulamaların tanınması için böyle bir değişim programı başarılı olabilir.


SOLNICNIYSAVA
www.autism.mir-detej.kiev.ua
www.mir-detej.kiev.ua

Gezdiğim ikinci klinik Nataliya Hanım ve Anatoli Bey’in işlettiği “Solnicniysava” diye isimlendirilen ve Türkçesi ‘Güneş Baykuşu’ anlamına gelen yer. Bu kuruma ziyarete gittiğimizde yine diğerindeki gibi galoş giydirerek içeri aldılar. Girişte kimse yoktu, bir Nataliya bir de Anatoli vardı. Bizde olsa sekreter ya da danışma görevlisi mutlaka olur.
İkisinde de terlik ve eşofman vardı. Burası iki kişinin çalıştığı bir fizik tedavi ve osteopati merkezi. Beni görünce ilk akıllarına gelen İstanbul’dan ona eğitime giden iki aile oldu. Anneleri Ukraynalı olan iki aile, iki haftalık özel kurslara katılmışlar.
İki odalı küçük bir daire olan bu merkezde iki odada iki fizyoterapi yatağı bulunuyordu. Öğrenci sayısı sekizmiş. Daha çok serebral palsyli hastalar varmış, otizm de varmış. Hepsiyle 2 saat özel bireysel ilgileniyorlarmış. Burası biraz hassas bir kişilik yapısı hissi verdi bana.
Nataliya belli ki içten yapıyor işini, meslektaşı Anatoli de öyle. Devletin otizme desteği yokmuş bu ülkede. Tam detayını öğrenemedim belki bir başka sefere. Bu merkezde aile eğitimi de varmış. Verbal behavior uygulaması varmış, ABLLS yine burada da yok.
Logoped öncesi eğitim veriyormuş burası. Fiziki duruma göre bakıp osteopati uyguluyorlarmış. Ensesi bombeli olan çocukların osteopatiden sonra ensesi düzleşmiş örneğin… En az 5 seans osteopati öneriyor Nataliya.
“Shellenbrrger üçgeninde en alttaki beyaz olan bölüme göre osteopati açısından değerlendirilmeli çocuk” diyorlar.
Aba pek sevilmiyormuş Kiev’de, floortime kullanılıyormuş. Aba’yı demek ki sert uyguluyorlar ve tam bilinmiyor bence burada.