Sözünüzün arkasında durmak…

Ne kadar zordur çocuğumuza istediği bir şey için “hayır” dedikten sonra o öfke nöbeti ile baş etmek… Hele bir de dışarıdaysanız, onca eleştiri ile bakan gözlere karşı!!!

Yazı: Nicky Nükte ALTIKULAÇ
MS, BCBA, EI (ABA Uzmanı)
Davrnış Terapisti

Yazımın başında kendi bir anımı anlatmadan geçemeyeceğim. Büyük oğlum 3 yaşlarındaydı. Bir gün doktordan çıktıktan sonra kliniğin eczanesinde doktorun yazdığı ilacı almak için sıraya girdik. Şimdi tam olarak hatırlayamadığım bir sebepten dolayı oğlum kendini yerlere attı (genelde böyle bir huyu yoktu fakat hastalığından dolayı biraz yorgun ve gergindi sanırım) ve beni tekmelemeye başladı. Ben yerden kalkmasını söyledikçe o beni tekmeleye devam etti. Bunu gören eczacı durumu yatıştırmak için oğluma şeker önerdi. Ben de oğlumun bu davranışının pekiştirilmemesi amacıyla kibarca reddettim. Kalabalıktaki annelerin bir kısmı vicdansızlığımı yererken, bir kısmı da ne kadar istikrarlı bir anne olduğum için beni tebrik ettiler. Ben ise kendi içimde topluluk içinde böyle bir şey yaşamış olduğum için utanç içindeydim. Ama şunu da biliyordum ki o şekeri kabul etsem, o anki durumu kurtaracaktım ama oğlumun bu davranışı daha sonrakiler için de bir başlangıç olacaktı. Sonra ne mi yaptım? Oğlumu kucağıma alıp sıradan çıktım ve eve gittim. Eşim eve gelince eczaneye gidip ilacımı aldım. Sonuç olarak oğlum bir daha böyle bir şey yapmadı. Çünkü gördü ki, işe yaramıyor, en azından annesine…

Bunun yanı sıra bazen öyle ortamlarda ya da öyle kişilerle oluyoruz ki (kayınvalideler, komşular, iş arkadaşları, vs) çocuğumuzun bu aşırı tepkisini tolere edemiyoruz. Ve önceden “hayır” dediğimiz şeye “ peki” deyiveriyoruz. İşte o anda çocuğumuz o davranışı kazanıyor. Böyle durumlar için annelere şu öneride bulunuyorum: Eğer “hayır”ın arkasında duramayacaksanız baştan “evet” deyin. Şansınızı denemeyin. Ağzınızdan çıkan sözün arkasında durmak zorundasınız. Çünkü siz her kaybettiğinizde, davranış biraz daha güçleniyor. Çocuğunuzun davranışı sizin cevabınızı niye değiştirdiğinizin detayını bilmiyor. Tek bildiği gösterdiği uygunsuz davranışın onun için işe yaramış olması. Önemli olan “evet” yada “hayır” cevabınıza sadık kalıp çocuğunuza karşı istikrarlı olmanız. Hatta her zaman “hayır” dediğiniz bir şeye farklı sebeplerden dolayı “evet” demek zorunda kalıyorsanız o anki ortama uygun spesifik bir açıklamada bulunursanız (“bugün ……. teyze ile lokantada olduğumuz ve çok güzel oturduğun için dondurma yiyebilirsin” gibi) çocuğunuz bir sonraki seferde aynı koşullar olmadığı için dondurma isteğinde ısrar etmeyecektir.